Haftalık Karıştırmalıklar #10 İyi yazılımcı olmak, Özgeçmiş ve Swift
Yazılımın farklı alanlarından içerik özetlerini derleyen e-bülten
Bu haftaki bültenlerimizin konuları iyi bir özgeçmiş sunumunun nelere etki edebileceği, yazılımcıların ne zaman hazır olduğunu kavrayamaması sonucu oluşan bir takım endişeler ve Swift diline ilk adım için bilinmesi gerekenler oluyor. Gelin hep birlikte bu konuları detaylı bir şekilde inceleyelim.
Özgeçmişinizle ilk görüşte aşk yaşatın
Özgeçmiş yazmak her ne kadar önemsiz gibi gözükse de karşı tarafın sizin tam olarak kim olduğunuzu anlaması için çok önemlidir. Bu yüzden bugün size başvurduğunuz şirketi nasıl etkileyebileceğiniz anlatacağız.
İşinizi şansa bırakmayın. Önemli ve önemsiz bütün deneyimlerinizi yazın. Sizin önemsiz görebileceğiniz bir deneyiminiz, karşıdakiler için oldukça kilit nokta olabilir.
Rekabeti fark edin. Sizinle aynı alanda işe başvuran kişilerin standartını zihninizde şemalandırın ve her zaman daha fazlasını etkileyici bir şekilde sunmaya çalışın.
Eğer birden çok alanda işlere başvuruyorsanız tek bir özgeçmiş yerine ayrı ayrı uzmanlık alanları için birden çok özgeçmiş oluşturun. Bu hem özgeçmişinizi daha kısa ve net olmasını sağlayacak, hem de birbiriyle alakasını kuramadığınız konuları ayıracak.
En çok tercih edilen Framework’lerin deneyimine sahipseniz, onları puanlayarak ne kadar uzmanlık sahibi olduğunuzu karşı tarafa anlatın.
Sadece Teknik bilgiler değil, zihninizin nasıl çalıştığını, rekabet ettiğiniz diğer insanlardan sizi ayıran kişilik özelliklerinizin her birini tek kelimeyle açıklayın.
Ters kronolojik sıralama kullanın. Deneyimlerinizi eskiden yeniye değil, yeniden eskiye olacak şekilde sıralayın.
Tasarımın basitliğine ve etkili olmasına izin verin. Yöneldiğiniz alana uygun tasarımlar kullanın. Araştırmacı veya Mühendis iseniz oldukça resmi, Front-End Developer veya Tasarımcı iseniz şık bir tasarım kullanın.
Buzzword kullanmayın. İnsanları etkilemek için işinizi “Yapay Zeka, Blockchain, Nesnelerin İnterneti” tarzında gereksiz detaylarla doldurmayın. Yaptığınız iş gerçekten de bu konular ile alakalıysa daha teknik bir dil kullanın. Örneğin “Makine Öğrenmesi”
Daha önce yaptığınız projeleri ve çalışmaları her zaman ayrı bir link olarak sunun. Sadece başlık atıp yanına uzantı olarak linkini vermeniz yeterli olacaktır.
Furkan Erol
Bir projeyi inşa etmek ve geliştirmek için çalışılan bu alanda sadece araştırmanın yetersiz kaldığını kolaylıkla söyleyebilirim. İster tonlarca kitap okuyun ister yüzlerce video ve kurs bitirin. Bu sizi maalesef ki yazılımcı değil sadece “Yazılım üzerine araştırma yapmış kişi” yapıyor. Elbette ki araştırma yapmanın bu meslek üzerine oldukça faydası var ama sadece bu yeterli değil.
Elinizi koda resmen bulamanız gerekiyor. Kendinizin yapacağı hataları çözmeyi ve bu hataları neden yaptığınızı anlamadan ancak bir yere kadar gelebilirsiniz. Pratik yaptıkça bu hataları da aşmış olacaksınız ve her aştığınız sorunlar size öz-motivasyon olarak geri dönecek.
Yazılım dünyasının güncelliğine ve hızına ayak uydurun. Bir sorunu çözmenin o kadar yolu var ki hangisini kullanacağınızı güncel kalarak anlayacaksınız. Eskide kalmış yöntemlerden uzak durmaya çalışın.
Her zaman yeni konseptler deneyin. Kod yazarken hep aynı çizgide kalmayın, gerek görmeseniz bile yeni konsept ve çözüm yollarını da öğrenmeye çalışın.
Lügatınızdan “Yapamam” kelimesini kaldırın. Konu hakkında bilginiz olmasa bile size verilen projelerin zorluğunu umursamayın çünkü potansiyelinizi tam olarak burada keşfedeceksiniz. Zorlayıcı projelerin sabit ve kolay projelerden daha fazlasını öğreteceğini aklınızda tutun.
Detaylara ve büyük resme eşit miktarda önem verin. Performans konusu en önemli konulardan biridir, es geçmeyin. Büyük resimde çıktı aynı olacaksa bile uzun vadede kullanım ve performans için bir iyilik yapın; Daha temiz ve performanslı kod yazmaya çalışın.
Kodunuzu bir sonraki için açıklayın. Yorum satırları ve dokümantasyon kullanarak kodunuzu nasıl çalıştıracağınızı, her bir kod parçasının işlevini ve değişkenlerin ne ifade ettiğini belirtmeniz uzun zaman sonra aynı projede yeniden çalışacak olan sizin için neyin ne işe yaradığını anlamak adına faydalı olacaktır.
Kod yazma standartlarını uygulayın. Dünya üzerinde hali hazırda bir standart gibi görülen kod standartlarını projeniz de de kullanmaya çalışın. Herhangi bir dil için bu standartlara erişmek bir Google aramasına bakıyor.
Israrcı olun, kolay pes eden değil. Kolay pes etmeyin, kavramlar üzerinde çok fazla kafanız karıştıysa bir kalem kağıt alıp mimariyi şemalandırın. Sonra ise başka bir şeye odaklanmadan dinlenin, sorunu çözeceksiniz. Aynı zamanda topluluktan çekinmeyin, takıldığınız yerlerde istediğiniz kişiye sorular sorun.
Ve en önemlisi asla “Ne zaman hazır olacağım?” şeklinde sorular sormayın. Hazır olmanız bir zamana veya bir kişiye bağlı değil. Eğer yeterince çabalarsanız vardığınız noktaya siz bile şaşıracaksınız.
Uğur Akdoğan
Üretken Yapay Zeka’nın arkasındaki devrimsel algoritma: Diffusion
Önceden bize gerçek dışı sonuçlar veren üretken yapay zekanın yeni kullandığı yöntem olan Diffusion algoritması, çığır açıcı sonuçlar verebiliyor. DALL-E 2, İmagen, Midjourney ve Stable Diffusion gibi modellerin arkasında yer alan bu mimarilerin nasıl çalıştığını kavramak için yazdığımız yazıya hepinizi davet ediyoruz.
Uğur Akdoğan
Swift Nedir? Yeni Başlayanlara göre bir giriş
Swift günümüz yazılım alanında halen daha etkin bir şekilde kullanılıyor. IOS, MacOS, IpadOS gibi Apple ürünleri için geliştirilmiş olan işletim sistemlerini taban alacak uygulamalar geliştirmemizi sağlayan Swift, Türkiye için göz önünde bulundurduğumuzda uzmanlaşıldığında kolaylıkla iş imkanı bulabileceğiniz ve aklınızdaki projeyi Apple ürünlerine dahil edebileceğiniz bir dildir.
Apple’nin uygulama mağazası olan App Store’de 3 milyona yakın uygulama ve oyun bulunuyor. Araştırmalara göre bir Apple ürünü kullanıcısı uygulamalar için günde ortalama 4.5 saatini veriyor.
Hatice Nur Coşkun
Bu hafta da sizlere olabildiğince içerik dolu bir bülten hazırladık, umarım okurken yeni bir bakış açısı kazandırmışızdır :)




